Orijinal adı: Die Mondscheingasse

Çeviri: Regaip Minareci 

Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları

Sayfa: 80

Stefan Zweig (28 Kasım 1881, Viyana - 22 Şubat 1942; Petrópolis, Rio de Janeiro), Avusturyalı romancı, oyun yazarı, gazeteci ve biyografi yazarı.Roman, öykü, tiyatro, deneme, şiir, seyahat, anı türlerinde yirmiden fazla eser vermiştir. Biyografi ustası olarak tanınan yazar 1920'li ve 1930'lu yıllarda Alman dilinin en çok okunan yazarlarından birisi olmuş ve kitapları elliyi aşkın dile tercüme edilmiştir. 1933'te eserlerinin Naziler tarafından yakılması üzerine ülkesini terk eden Zweig,

1941'de Brezilya'ya yerleşmiş sonrasında ise 22 Şubat 1942'de karısı Lotte Altmann ile birlikte intihar etmiştir.Üretken bir yazar olan Zweig,lirik şiirler yazdı, trajedi ve dram türünde sahne eserleri denedi, özellikle biyografi alanında önemli eserler ortaya koydu. Freud ve psikolojiye olan ilgisi onu bu alana yöneltti. Biyografi alanındaki çalışmaları, dönemin birçok ünlü kişisinin hayatlarını gözler önüne serdi.Üç Büyük Usta: Balzac, Dickens, Dostoyevski;Kendi İçindeki Şeytanla Savaşanlar: Hölderlin, Kleist, Nietzsche; Romain Rolland; Marie Antoinette; Magellan, Stendhal, Erasmus, Fouche eserleri bu biyografilerden birkaçı.

AY IŞIĞI SOKAĞI

Savaşın kirli yüzünü her fırsatta dile getiren Zweig, bu sefer tek bir kitapta topladığı öykülerle bir kez daha bu konuya değinmiş. Ayrıca kitapta sadece savaştan değil, aynı zamanda saplantıdan ve kişiye yüklenen fazla sorumluluğun nelere sebep olabileceğinden de çok açık bir ifadeyle bahsetmiş. Kitap toplam beş öyküden oluşuyor “Ay Işığı Sokağı, Leporella, Nişan, Leman Gölü kıyısında olay, Avare” ve ilk öykü ayni zamanda kitaba ismini de veriyor. Okurken her öykü sizi etkisi altına almayı başarıyor. Psikoloji türünde eserler veren Stefan Zweig benim için bu alanda önde gelen yazarlardan birisi. Anlatım gücü sayesinde beni her kitabında anlattığı karakterlerin içinde bulunduğu ruh haline sokmayı başarıyor. Eğer sizde Zweig’in kitaplarını daha önceden okuduysanız şunu farketmişsinizdir ; eserlerinde karakterlerinin bazılarını intihar noktasına kadar götürüyor ki bence bu aslında Zweig’in kendi psikolojisinin ve içindeki umutsuzluğunun eserlerine yansıması.Ben en kısa sure yazarın dilimize çevrilmiş bütün eserlerini okuyup külliyatını tamamlamak istiyorum özellikle de Is Bankası çevirisiyle.

Erich Kästner-Hayvanlar Toplantisi

Orijinal adı: Dubbele Lotje

Çeviri:Süheyla Kaya

Yayınevi: Can Çocuk Yayınları

                                                Sayfa: 91

Erich Kästner
23 şubat 1899’da Dresden’de doğdu. Birinci dünya savaşına katildi. Savaştan sonra liseyi bitirdi ve üniversitede alman dili,tarih,felsefe ve tiyatro tarihi okudu. Gazetelerde redaktör ve tiyatro eleştirmeni olarak çalıştı. İkinci dünya savaşından sonra  tiyatro ve film alanlarında çalıştı. 196 yılında edebiyat çalışmalarına son verdi.1974 yılında Münih’te öldü.Yaşamı boyunca yapıtları çok ödüle layık görüldü.Çocuklar için yazmış olduğu kitaplar bütün dünyada çeşitli dillere çevrildi. Kästner, Alman çocuk edebiyatında yeni bir çığır açmış,çocuk kitaplarını gerçekçi temeller üzerine oturtmuştur.

Hayvanlar Toplantısı

Kitap 8 yaş üzeri çocuklar için yazılmış ve basılmış olsa da bence her yaştan okura hitap ediyor. Ayrıca kitabın arka kapağında yazan “Tüm ham maddeler laboratuvarda testten geçirilmiş ve sağlığa zararlı herhangi bir maddeye rastlanmamıştır.” ve Davranış Bilimleri Enstitüsünden alınan çocuklar için uygunluk testi öncelikle hem bir okur hem de bir anne olarak çok hoşuma gitti. 
Kitap çocukları insanların sebep olduğu savaşlardan ve onun beraberinde getirdiği tüm kötü olaylardan korumak için bütün hayvanların bir araya gelip bir kongre yapmasıyla başlıyor.Devamında kitabı okurken gelişen olaylarla da  aslında hayvanların insanlara vermiş öğütlere ve derslere gerçekten çok şapka çıkaracaksınız.Barış temalı çok naif ve bir kaç saatte bitirebileceğiniz bir kitap. Ama kitaba yönelik yapabileceğim bir tek olumsuz eleştiri var oda kitapta bütün önemli işleri ve kararları veren hayvanların ve insanların erkek olması. Herkese keyifli okumalar şimdiden.#T

Asude- Gul ve Avci

Yayınevi: Ephesus Yayınları

                                                Sayfa: 464

ASUDE;
1986 yılında doğdu. Asude, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinden mezun oldu. Eğitim hayatından itibaren yazmaya ilgi duyan yazar, üniversite yılları sırasında birçok senaryo ve kısa öyküye imza attı.



Gul ve Avci;

Tarihi aşk hikayesi olan Gül ve Avci wattpadin tarihi kurgu bakımından en iyi yazarlarindan birinin Asudenin hikayesir. Kitap 1800lu yillarda Lonrada amcasinin yaninda bir köyde yasayan Evelyn Rosa Drummond ve Harewood Dükü Julian Benedict Wharton arasındaki fırtınalı aşkı anlatıyor. Evelyn, Juliani seviyordu ama Julian Evelyne öyle bir şey yaptı ki Evelynin kalbinde sevgi yerine artık nefret vardi ya da o öyle sanıyordu. Juliandan intikamini almak için bir yola çıktı Evelyn ama bu yolda hiç ummadığı seylerle karşılaşacakti. Bir de Albert vardı tabi... Annesizligi tatmış Alberte Evelynin bu yolda en büyük destekçisi olacaktı. Açıkçası kitabin 3. kişi tarafindan anlatilmasi çok hoşuma gitti. Böylelikle karakterlerin duygularini, düşüncelerini anlayabiliyorsunuz ve bu kitabı daha iyi benimsemenizi sağlıyor. Eğer tarihi aşk kitaplarını seviyorsaniz Gül ve Avciyi kesinlikle okumalısınız. Asudenin diğer kitapları gibi bu kitapta harikalar yaratmış desem yeridir!

Dilek Tarinci - Anka

Yayınevi: Epsilon Yayınları

                                                Sayfa: 344

Dilek Tarinci;

19 yaşında, Yeditepe Üniversitesinde hukuk okuyor. On üç
yaşından bu yana Wattpad yazmaya
başladı. İlk kitabı YARAMAZ ÇOCUK 2015 yılında Epsilon Yayınevi ile raflarda
yerini aldı. 2016 yılında ise ikinci kitabım ÇİKOLATAM OLUR MUSUN? basıldı.
2018 yılında ANKA adlı yeni kitabı okuyucularla buluştu. 

Anka;

Bir wattpad kitabı olan Anka size aşkı, dostluğu, kimsesizliği çok derinden anlatıyor. Kitabımızın ana karakteri Nefes sevdiği adam Kurtuluş ve kardeş diyebileceği Anıl ve Akının hikayesi bu. Kitabın konusuna gelecek olursak küçük yaşta annesi tarafından hastalığından dolayı terk edilen Nefesi Ioannis adında Beyoğlu'nun ara sokaklarında yaşayan doktor bir adam evlatlık alır. Nefes 13 yaşına gelinceye kadar ona bakar ve onu tüm belalı işlerden uzak tutar. Ioannis, Nefes 13 yaşındayken ölür ve Nefes tam kimsesiz kaldığını zannederken karşısına hayatını değiştiren ona en büyük acıları aynı zaman da en büyük mutlulukları veren 3 kişiyi çıkartır. Anıl, Nefes, Kurtuluş ve Akın. Anka. Onlar tüm darbelere karşı küllerinden yeniden doğdular. Yazarımızın da dediği gibi "İstanbul'un arka sokaklarında yaşayan, birbirlerini aile olarak kabul edip kimsesizliklerini bu şekilde aşmaya çalışan dört arkadaşın hikayesi.." Sizi temin ederim ki bu kitapta acıyı ve aynı zaman dostluğu çok güzel hissedeceksiniz. Okumanızı en içten dileklerimle tavsiye ederim. #S

Agatha Christie- On Küçük Zenci

Orijinal adı: And There Were None

Çeviri: Semih Yazicioglu 

Yayınevi: Altin Kitaplar

                                                Sayfa: 192

AGAHTHA CHRISTIE:

Tam adı Agatha Mary Clarissa Miller Christie Mollowan olan Agatha Christie (15 Eylül 1890 – 12 Ocak 1976), İngiliz yazar, polisiye edebiyatın en önemli isimlerinden biri ve dedektif Hercule Poirot karakterinin yaratıcısıdır. Mary Westmacott takma adıyla aşk romanları da yazmıştır. Ancak asıl ününü, yazdığı 80 dedektif romanına ve West End tiyatrolarında sahnelenen oyunlarına borçludur.

On Küçük Zenci:

Kitap birbirini hiç tanımayan 10 kişinin bir mektup almasıyla başlıyor ve bu 10 kişi daha önce hiç tanımadıkları bir kişiden aldıkları mektuba güvenip daha önce hiç gitmedikleri Zenci adasının yolunu tutuyorlar.Olayda tam bu kişilerin adaya varıp salonda ilk kez toplanmalarıyla zonk diye başlıyor. Bu kitabi okurken insanların sırlarını nasıl saklandığını, zamanla söylediği yalanlara kendisini bile nasıl inandırdığını ve aslında benim suçum yok dediği şeylerin aslına başkaları üzerinde ki etkisini çok güzel bir şekilde göreceksiniz. Ayrıca  bir ada da mahsur kalsanız ve kendiniz dışında ki 9 kişinin de katil olduğunu bilseniz kime güvenebilirsiniz ki ?Bundan fazlasını söylersem spoiler içereceğinden girmek istemedim.Sadece kitaptaki on küçük zenci şiiri ve biblolara dikkat !!!

Kitap polisiye severler için kesinlikle tereddüt etmeden okunup keyif alınacak bir roman benim için Agatha'nin Poirot serisi kadar sevdiğim diyemeyeceğim bir kitaptı. Sanırım Belçikalıya karşı daha bir ilgim var.Kitap ayni zamanda Rus yönetmen Stanislav Govorukhin tarafından Desyat Negrityat adıyla sinemaya da uyarlandı.#T

George Orwell-Hayvan Çiftliği

Orijinal adı: Animal Farm

Çeviri: Celal Uster

Yayınevi: Can Yayınları

Sayfa: 160

George Orwell:

Asıl adı Eric Arthur Blair (d. 25 Haziran 1903, Bihar; ö. 21 Ocak 1950, Londra), 20. yüzyıl İngiliz edebiyatının önde gelen kalemleri arasındadır. Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı romanı ve bu romanda yarattığı Big Brother (Büyük Birader) kavramı ile tanınır. Eserlerinde yer alan netlik, zeka, sosyal adaletsizliğe karşı farkındalık ve totalitarizme karşı duruşu onun imzası niteliğindedir.

Hayvan Çiftliği

Kitap her ne kadar 1945 yılında yazılmış olmasından dolayı zamanın tarihi kişilerine(Stalin, Lenin, Marx ) atıfta bulunuyor gibi dursa da günümüz toplumuna da resmen ışık tutuyor dileyebilirim. Kitabı okurken masalsı yazım dilinden etkilenmemek söz konusu bile olamaz bu yönüyle de romanı modern bir fabl eser olarak nitelendirebiliriz .Tarih tekâmüllerden ibarettir sözünü bu kitabı okuduğunuzda daha iyi anlayacaksınız.Hayvan çiftliği tam bir devrim ve sosyalizme karşı eleştiri niteliğinde bir kitap. Daha iyi yönetimi vaat eden domuzlar, neden yaptığını sorgulamayan sadece verilen görevi yapma uğruna ölen bir at, etrafında ne olduğunu anlamaya çalışan ama başaramayan diğer çiftlik hayvanları ve bu çiftlikte bir şeyleri fark eden ama susan bir eşek. Tam anlamıyla tek solukta okunabilecek kült bir eser.
Bu kitabı kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum ve benim için her zaman “mutlaka okunması gereken kitaplar” listemde olacak.

Dipnot: Kitaptaki her şeyi gören eşek bu kitabın yazarı George Orwell’dır. #E

Ömür İklim Demir- Muhtelif Evhamlar Kitabı

Yayınevi: Yapi Kredi Yayınları

Sayfa: 108

Ömür İklim Demir:1980'de Adana’da doğdu. Tarsus’ta büyüdü. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Yedi yıl ceza avukatı, üç yıl da reklam yazarı olarak çalıştı. Öğrencilik yıllarında çeşitli fanzinlerde ve teknoloji dergilerinde yazarlık yaptı. İlk öyküsü 2010′da Varlık’ta, ilk kitabı Muhtelif Evhamlar Kitabı 2015’te YKY’de yayımlandı. Bu kitabıyla, 2016 yılında hem Haldun Taner Öykü Ödülü'ne, hem de Ankara Üniversitesi Öykü Ödülü'ne layık görüldü. 2015'te yazdığı bir öyküsüyle de Giovanni Scognamillo adına verilen GİO Ödülleri'nde "Yılın En İyi Öyküsü" ödülünü aldı. 

Muhtelif Evhamlar Kitabı

Kitap birbiriyle bağlantı 10 öyküden oluşuyor ve özellikle ilk üç öyküyü tadı damağımda kala kala okudum desem yeridir. Yazarın kurmuş olduğu olay orgüsü ve öykülerin birbiriyle bağlanma şekli bende inanilmaz bir haz duygusu yarattı.Diğer öyküler için aynı etkiyi pek yaşayamasamda onlarıda keyifle okudum.Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen oldukça  akıcı ve günlük konuşma dilinde yazdığı kitap çağdaş türk edebiyatında önemli bir yer almayı hakediyor.Kitabın son sayfasına gelip kitabın kapattığını kapattığımda içimde bir burukluk oluştu.Kitabın kısa olması ve öykü kitabı olmasından dolayı kitap hem tek günde okunabilecek bır kıtap arayanlara hem de parça parça okumak isteyen okurlarada hitap ediyor. Kesinlikle okumanız gerek bir kitap tavsıye edıyorum. #T